HAFTANIN KİTAP ÖNERİSİ

KÜRK MANTOLU MADONNA

Sabahattin Ali

Roman, II. Dünya Savaşı öncesindeki dönemi yansıtır.

Raif Efendi ve Yahudi asıllı Alman kadın Maria PUDER arasında geçen tutkulu bir aşkı ve gerçeklerle hayaller arasına sıkışmanın trajedisini anlatır.

Aslında yazarın (1928-1930) yılları arasında eğitim gördüğü Berlin’ de ki yaşamından esinlenmiş olabileceği düşünülür.

Romanımızın baş karakterleri, Raif Efendi ve Maria PUDER

Raif Efendi, orta yaşlı, tecrübeli ve birazda soğuk bir yapısı olan mazbut bir devlet memurudur. Yeni işe başlayan genç memur ise romanın anlatıcısıdır ve ilk günden itibaren ilginç yapısından dolayı Raif efendiyi mercek altına almıştır.

Raif Efendi’nin gençlik yılları kitaba damgasını vurur.

Raif, babasının teşviki ile Berlin’e gider ve pek tabi sanata olan ilgisi sebebiyle de sanat galerisine uğrar. Bir gün gittiği bir sanat galerisinde tablolar arasında gezinirken içlerinden birinin önünde durur ve hayranlıkla seyreder. Bu tablo bir sanatçının otoportresidir ve bu tablo onda, Rönesans ressamı Andrea Del Sarto’nun “Madonna Delle Arpie” isimli Meryem Ana (Madonna) portresini çağrıştırır. Raif, tablodan gözlerini alamaz ve sıklıkla aynı galeriye gidip o tabloyu saatlerce seyre dalar. Tabloda ki bu kadını hiç görmemesine rağmen içten içe aşık olur ve bir gün Raif etrafından habersiz yine tabloyu seyrederken, o muhteşem kadın çıkagelir. Raif’e yaklaşır ve kendisinin, tablonun sahibi olan sanatçı Maria PUDER olduğunu söyler. Duygularından dolayı alay konusu olduğunu düşünen Raif, sonrasında bu gerçekliği idrak edince o dakikadan itibaren farklı bir hissiyata geçer.

Maria, güçlü bir kişiliğe sahip, ayakları yere basan ve özgür bir kadındır. Tam aksi olan Raif ise Maria tarafından oldukça naif bulunur ama bu beraberliklerini etkilemez. Birliktelikleri başlar ve zamanla tutkulu bir aşka dönüşür.

Ama kaderin onlar için farklı planları vardır.

Galeride başlayan bu güzel aşk bir zaman sonra gerçekler karşısında çaresiz kalacaktır ve en acısı da kabulünün zor olacağı bir gerçekle hayatının geri kalanını yaşamak olacaktır.

Nereden nereye dedirten konusuyla sizi olayların içine çeken ve ara ara da ben olsam ne yapar ve nasıl karar verirdim diye sorgulatan bu güzel eseri haftanın kitabı olarak beğeninize sunarım.

Nurefşan ÖCAL